20 Ekim 2017 Cuma


Neden Gluten Diyeti?

Gluten; başta buğday olmak üzere, çavdar, arpa, yulaf gibi tahıllarda bulunan bir proteindir. 

Son yıllarda buğdayın genetiğiyle oynandığından ve kromozom yapısı değiştirildiğinden dolayı, günümüzde, insan bedeninin sindirmekte çok zorlandığı bir proteindir. Özellikle Türkiye'de, unlu gıdalar aşırı tüketildiğinden, gluten alerjisi çok sık görülmektedir. Genetiği değiştirilmemiş buğdayın yapısında 14 kromozom bulunmaktadır. Oysa, genetiği değiştirilmiş buğdayın yapısında 49 kromozom bulunmaktadır ve 23.000 çeşit gliyadin proteni içermektedir. Gluten, bağışıklık sistemini yorar ve hastalıklarla mücadele etmekte bünyeyi zayıf düşürür.
 Birçok toplumsal çalışmada otoimmün tiroid hastalıkları ( Hashimoto, Graves vs.) ile gluten intoleransı arasında güçlü bir ilişki tespit edilmiştir.
Bağırsak doğal florası tahrip olunca doğal olarak sindirim işlevi de bozulmaktadır. Bu vakalarda buğday içerisinde ki glüten sindirime ve değişime uğramadan kan dolaşımına geçer. İmmün sistem bu sindirilmemiş protein parçacıklarını yabancı, alerjen, toksin olarak kabul eder. Ve bu maruziyet kronikleşir ise savunmanın bunlara karşı gösterdiği tepkiyi kendi hücrelerimize karşı da göstermeye başlar. Konumuz olan tiroid bezini de tahrip eder ( Otoimmün tepki )
 Karatay: “doğal tohumdan yapılan, kara değirmende çekilen tam buğday ekmeğinde sorun yok. Ama glüten deposu ‘hibrit buğday’ sekere dönüşüyor.Tam buğday ekmeği de olsa, 2 dilim yediğinizde 2 yemek kaşığı şeker yemiş oluyorsunuz, doğal buğdayda glüten oranı % 12'dir. Hibrit buğdayda ise % 60. Bu oranda glüteni vücut tanımıyor ve şekere dönüştürüyor; sonra ne oluyor, ekmek kafalı obez insanlar ortalıkta dolaşıyor.” dedi. Paketlenmiş endüstriyel gıdalardan uzak durulması yönünde uyarıda bulunan Karatay; doğal olan her şeyi yiyebilirsiniz tavsiyesinde bulundu..

Kaynak: Dr William Davis ,Dr Canan Karatay, Dr Ceyhun Nuri

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder